Dünyada en yaygın yönetim sistemi Cumhuriyet’tir.
Cumhuriyet, halkın kendi yöneticisini seçimle belirleme sistemidir.
Bizde eskiden dört iken son yıllarda beş yılda bir seçimle halk yöneticisini belirler. 

Hizmet için köyde, mahallede muhtarı, belde, ilçe ve ilde belediye başkanını, Ülke genelinde Meclisi, tüm kurumların denetimi içinde eskiden Cumhurbaşkanını seçerdik. Yeni sistemle meclis yerine Cumhurbaşkanı ülkeyi tek başına yönetiyor.

Eskiden, Mecliste çoğunluğu alan partinin başkanı başbakan olur, başbakanı, Cumhurbaşkanı başta olmak üzere, iktidar partisine en yakın oyu olan ana muhalefet partisi, devlet planlama teşkilatı DPT, Danıştay gibi çeşitli devlet kurumları denetler, hükümetin yanlış yapmasına imkan tanınmazdı.

Cumhurbaşkanlığı sisteminde ne vekiller kaldı denetim yapacak ne Cumhurbaşkanı ne denetleme ne planlama ne danıştay kaldı.  Kontrolsüz güç güç değildir demişler.  Allahtan bizde medya var, Cumhuriyet var ve hükümet hata yaparsa medya bunu görür, muhalefet te iktidarı yanlıştan döndürür….

Diyebilseydik keşke 

Bizde, aradığınız muhalefet partisine ulaşılamıyor. 

Seçimlerde istediği oyu alamayan siyasi parti küsüp gidiyor, medyamız ise zaten parti temsilcisi olmuş durumda.  Medyadan başka işleri de takip eden ulusal medya patronlarımız, taraflara bölünmüş halkın değil peşine takıldığı, nemalandığı partinin borazanlığını yapıyor. 

Objektif haber yerine taraflı haberlerle medyasına güveni kalmayan halkta gerçekleri görmüyor göremiyor. 
Burada yerel basın devreye giriyor. Yerelde sürekli hitap ettiği halkla karşı karşıya kalan yerel basının yanlı, taraflı yalan haber yapması biraz zor oluyor. Bu yüzden de son yıllarda yerel medya üzerine müthiş bir baskı var. Sırtını halkına dayayan medya ayakta kalmak için kırk takla atarken yandaşlık yapanlar krallar gibi sözde gazeteci olarak lüks araçlarla ortalıklarda cirit atıyor. 

Cumhuriyet dedik. Siyasi partiler dedik. Halk kendisini ikna eden siyasi partiyi iktidar yapar dedik. Muhalefeti de denetleme görevi verir dedik. Dedik te bizde artık ne iktidar partisi var ne muhalefet partisi var. İktidar partisi iktidardakilerin partisi, muhalefet partisi ya küsüp gidiyor ya da dün sövdüğü iktidar partisine koltuk değneği oluyor. 
Genel siyasette olan sistem yerelde de aynı. Belediyeyi alan kısa sürede halktan kopuyor seçimi kaybedenler küsüp gidiyor. 

Bundan 15 yıl önce Domaniç’te Ak Parti iktidardı Küskün CHP’nin, MHP’nin tabelası var kendi yoktu. Sonra MHP AK Parti ye yanaştı. MHP iktidar oldu. Ortağı AK Parti küsmedi ama yanaşmadı da. Şimdilerde CHP iktidar. AK Parti ve MHP’nin tabelası var kendileri yok. Küsmüşler. 
Halk sizi çöpe atmadı muhalefet görevi verdi. Seçimlere kaldı 4 yıl neredesiniz ey siyasi partiler.