Son yıllarda her bayram olduğu gibi bu bayramda da bayram tatili 9 güne çıkarıldı.

Ama bu 9 günlük tatilden ne işçi ne emekçi hatta son yıllarda ne de çalışan emekliler faydalanamıyor. 

Ramazan'la Bayramla alakası olmayan yeni zenginlerin lüks otellerde konaklaması için ticari kaygı ile yapılan bu düzenleme ile ekonominin canlanması hedefleniyor.

Dokuz gün tatil demek dokuz gün üretim, eğitim olmayacak demek. Kısa vadede zengin zenginleşir fakir fakirleşir. Ekonomi kısa vadede hareketlense bile uzun vade de ciddi yaralar alır.

İşin ekonomik boyutu bu !

Bir de siyasi boyutu var ki biz ona girmeyeceğiz ! 

Sosyal boyutuna ise hiç giremeyeceğiz ! 

Bizim bayramlarımızda olmazsa olmazlarımızdan birisi de her bayram da trafik kazalarında kaybettiklerimizdir.

3 Nisan 2025 Çarşamba günü itibari ile kayıtlara giren 5 günlük bayram kazaları bilançomuz; 583 trafik kazasında 5 bin 743 yaralı, 47 ölü… Tatilin bitmesine daha 4 gün var. Son bayram hasılatımız 72 ölü idi.

Biz neden bayramlarda trafik kazası yapıyoruz ? 

Listemizin birinci sırasında yine köyünde kasabasında doyamayıp büyük şehirlere göç ettirilen köylülerin memlekete dönme telaşı ile yaptığı kazalar var. 

Listemizin ikinci sırasında, memlekete gelince içip içip şımaran, cıstık cıstık müzik çalarak, “ Ey köylüler bakın lan ben de düne kadar sizin gibi köylüydüm. Şehre gittim çalıştım, para kazandım ahanda arabamı paramı gözünüze sokuyorum” derken direksiyon hakimiyetini kaybeden tiplerin sebep olduğu kazalar var.

Uykusuzluk, yorgunluk, yolların yetersizliği, trafik kurallarını bilmeme veya uymama, bakımsız aracın çıkardığı arızalar listemizin alt sıralarında yerlerini alıyor...

Çok eskiden bundan 50-60 yıl önce Almanya'da askerlik varken bizdeki gibi doğuda oturanı batıya batıda oturanı doğuya askere gönderirlermiş. Hafta sonu tatillerinde, bayram tatillerinde artan trafik kazalarını ve birkaç vatandaşını kaybeden Almanlar, oturup araştırmışlar ve en çok kazayı memleketine tatile giden askerlerin ve işçilerin yaptığını fark etmişler.

Hemen kanuni düzenleme ile askerler askerliğini kendi memleketinde, insanlar ise doğduğu yerde doysun diye yatırımları ülkenin en tabanına köylere kasabalara kadar yaymışlar. 

Uyguladıkları sistem bize çok tanıdık geldi. Bundan yüz yıl önce Atatürk'ün kalkınmayı köylerden başlattığı model uygulanmış. Dünyanın hız sınırı olmayan tek ülkesi Almanya'da bir yılda trafik kaza oranı ve kazada ölen sayısı bizim bir günde ulaştığımız rakama eş değer. Son zamanlarda Almanya'da artan kazaları ise ne hikmetse bizim gurbetçiler ve dağılan SSCB ülkelerinden gelen vatandaşlar yapıyor. 

Bu bayramı kazasız belasız atlattıysanız sevinmeyin ! Önümüz Kurban Bayramı ve yine yüzlerce kaza, binlerce yaralı onlarca ölümüz olacak !