Belkide erken yazılan bir yazı olacak bu haftaki yazım. Allah işi karışmazsa malumunuz 31 Mart 2024 de yerel seçimler var. Belediye Başkanı, Belediye Meclis Üyeleri, İl Genel Meclisi Üyelerini ve Muhtarlarımızı seçeceğiz. Seçim öncesi aday adayları ve adaylar olacak muhakkak. Her Köy, Belde, İlçe ve İl için kim hayırlıysa, kim ehilse ona nasip olsun o makamlar inşallah. Ben daha Bir Başka yaklaşım ile bakmak istiyorum bu yazımda seçime.
Ben aslında 2024 Mart seçimlerinde seçilecek, özellikle belediye başkanına eskiler ne derdi merakımı ve sonucunda yaptığım araştırmayı siz okurlarım ile paylaşmak istiyorum bu hafta. Eskiden büyüklerimiz belediye başkanı demezler 'Şehrül-Emin' derlermiş. Şehrül-Emin nedir, kime denir ayrıntısına sonra geleceğim. Yaptığım araştırma sonucu çıkan bazı kavramları da sizinle paylaşmak istiyorum.
Google başta olmak üzere, gazete arşivlerinde gördüğüme göre çok değişik isimler kullanmış eskilerimiz.
URAY, URBAY ve URBAYLIK gibi mesela.
Eskiden Belediye için "Uray",
Belediye Başkanı için "Urbay"
Belediye Başkanlığı için de "Urbaylık" kullanılmış mesela. Eski gazete arşivlerinde "Şarbay" da başkan anlamında kullanılmış. Dikkatimi çeken diğer bir isimde "İlbay". Valilik anlamında kullanmış eskiler. Benim ilgimi çektiği için siz kıymetli okurlarım ile paylaşmak istedim bilgi notu mahiyetinde bu kavramları.
Asıl konumuza dönecek olursak, Şehrül-Emin (Belediye Başkanı) nedir, kime denir? Sorusunun cevabını ararken, LA-EDRİ'nin bir sözüyle devam etmek istiyorum yazıma. "Makamlar insanlara değil, insanlar makamlara değer kazandırır". Unutulmasın ki makamlar geçici, insanlık bakidir.
Peki Şehrül-Emin kimdir, nedir, kime denir ?
Belediye başkanları, kendisine güvenilerek emanet edilen o ilçeyi temsil etmeleri nedeniyle ŞEHRÜL-EMİN (İlçenin güvenilir insanı) olarak anılmaktadır eskiler tarafından. Güvenilir insan halk tarafından seçilmiş olduklarından herkesin belediye başkanı olmak ve belediyenin imkanlarını kılı kırk yararak harcamak zorundadır.
Şehrül-Emin, başkanı olduğu şehri ve içinde yaşayanları emanet bilmek, bu emanete ihanet etmemek demektir. O yerin güvenilen idarecisi olmak, idare ederken Hazreti Ömer gibi Adil, Hazreti Ebu Bekir gibi sadık, Hazreti Ali gibi vefalı ve yiğit olmak demektir. Hizmet ederken de halka, hakka hizmet ettiğini bilen olmak demektir. Şehrül-Emin hak pişirmek, hak dağıtmak ve hak gözetmek demektir. Şehrin emin kişisi, emin insanı yani bugünkü manası ile seçilmiş belediye başkanıdır. Başkanı olduğu şehrin imarından, turizminden, çöpünden, çevresinden, bünyesinde bulunan şirketlerden ve o yerleşim yerinde yaşayanların refahından v.b şeylerden sorumlu kişidir.
Ben bu tarife uygunum diyebilenler, kendine bu meziyetleri yakıştıranlar belediye başkanı aday adayı veya başkan adayı olur. Ya da olmaz. Bunu önce hak sonra ise halk bilir. Şehrül-Emin yaptığı işin hesabını önce vicdanına, sonra Allah'a sonra şehre ve insanına verir.
Biz vatandaşlar olarak Şehrül-Emin seçerken önce zihniyetine, sonra yaptıklarına, sözlerine, yaşam tarzına ve etrafındakilere bakmalıyız. Unutulmaması gereken bir husus var ki herkeste bulunması gereken bir özellik olması muhakkaktır. Peygamberimiz, Hz. Muhammet Mustafa (S. A. V) peygamber olmadan dönemin halkı tarafından Muhammed’ül Emin olarak anılır ve müşriklerin uyuşmazlıklarında hakem tayin edilirdi. Velhasılı, Şehrül-Emin olmak ve seçmek basit bir seçimden ziyade gelecek 5 sene için çok önemli bir karardır. Cennetten bir ilçe olan Domaniç'in Şehrül-Emin'i şimdiden hayırlı olsun. Kalın sağlıcakla.