Ramazan Ayında “OKU” emriyle inmeye başlayan, Kuran ayıdır Ramazan Ayı. İlk Sure olan Alak suresi ilime bilime okumaya ne kadar önem verdiğini vurgular ki ilk 5 ayet şöyledir.
1. Yaratan Rabbinin adıyla oku!
2. O insanı rahim duvarına tutunan aşılanmış bir hücreden yarattı.
3. Oku! Rabbin sonsuz lütuf ve kerem sahibidir.
4. Kalemle yazmayı öğreten O’dur.
5. İnsana bilmediği her şeyi öğreten O’dur.
İşte bu yüzdendir ki gerçek din bilimcileri (Teologlar) insanların okuyup öğrenmesini tavsiye ederler. Zümer suresi 9. Ayette; “Hiç bilene bilmeyen bir olur mu” diyerek okumuşla cahilin arasında pozitif ayrımcılık yapar.
Birtakım uyanıklar halkın kuran okuyup anlamasına karşıdırlar. Çünkü ekmek kapıları din tüccarlığıdır.
Kuran yetersiz derler, Kuran’da her şey yoktur derler, Kuran’ı ancak ulemalar anlar derler.Şöyle düşünün değerli dostlar. Bundan 1 bin 400 yıl önce çöl ve deveden başka bir şey görmemiş insanlar, Hz. Muhammed’in ağzından duydukları ayetleri anlıyorlar, uyguluyorlar, ayetler ışığında gelişiyorlar. Ama bugün bilgisayar çağında yetişen bizler anlamazmışız. Yersen.
Vay efendim Kuran Türkçeye çevrilemezmiş. Allah dünyaya bir rehber kitap gönderecek ancak bunu sadece Araplar okuyup anlayacak. Dinin evrenselliği nerede kaldı ?Hani bir dönem kuran okumak yasaktı diyorlar ya doğrudur. Ancak Kuran okumayı yasaklayan anlatıldığı gibi İSLAM BİLİM ADAMI yetiştirmek için DİYANETİ KURAN, Müslümanlar dinini kaynağından öğrensin diye Kuran’ı Türkçeye tercüme ettiren ATATÜRK değil. Ellerindeki gücü kaptırmak istemeyen din sülükleridir.
Dedik ya Kuran’ı sen okuyamazsın dediler. Anlamazsın dediler. Arapça kelamlı ölü ve şifa kitabı diye duvarlara astılar. Herkes Kuran’ı anladığı dilde okuyup anlayıp uygulayacak diyenlere karşı çıkıp Kuran okumak insanları korkutarak Kuran okumalarını engellediler.
Her Kuran okuyan, Müslüman olmak zorunda değil. Ama her Müslüman Kuran’ı okuyup anlamak zorunda. DİYANET amacından çıkmış, Kuran düşmanı olmuş. Kuran’ı anlatmak yerine atlatma derdine düşmüş.” Müslümanlar, “Popstar Kuran” yarışmasına karşı çıkmıyorsa durup düşünmek lazım. Allah’ın emir ve yasaklarını, ilim ve tarih bilgilerini, ahlak dersleri verdiği bir kitabı okuyup ders çıkarıp öğrenmek yerine “ ölürsem kabrime gelme istemem” dercesine uzun hava modunda güzel sesliler arabesk okuyor.
Ramazan ayı Kuran ayıdır. Umulur ki bu ayda anladığınız dilde en az bir kere de olsa Kuran okumuşsunuzdur. Ramazan ayında aynı zamanda oruç ta farz kılınmıştır. Ayetle sabit olan oruç nasıl tutulur, ne bozar, ne kadar süresi var. Tümü yazıyor ya okuyup anlarsınız ya da şovmenlere milyon dolarlar öder, sakız orucu bozar mı, sahi orucu ne bozar diye sorar durursunuz.
Kuran’da, yalan söyleyen oruç tutsun, kul hakkı yiyen oruç tutsun, iftira atan oruç tutsun, ara bozan oruç tutsun, zan ile hareket eden oruç tutusun, dedikodu yapan oruç tutsun V.S.. diye devam eden ayetler var. Demek ki neymiş. Orucu ahlaksızlık, yalancılık, zina, sinirlere, nefse, kine hakim olamamak bozuyor. Oku diye başlayan kuran okunmuyorsa, barış diyen Kuran’a rağmen küslük varsa, kardeşlik önerilen dinin mensupları parti dalaşı ile düşmanlık yapıyorlarsa demek ki oruç kabul olmuyor.
Ramazan ayını yarıladık. Kazanan Kuran’sa bayrama barışık, şeytansa dargın gireceğiz.