Bu köşede çok kullandığımız bir örnek vardır. Sizin çocuğunuz ile bir başkasının çocuğu oturmuş gizlice alkol, sigara hatta daha kötü bir şey içiyor olsalar, ya da kötü bir şey yapıyor olsalar sizde bunu görseniz, en çok kime kızar, kimi eleştirirsiniz ?
Evet önce canan !
Yani kendi çocuğunuza kızar, eleştirir, nasihat ederseniz !
Domaniç bizim gözümüzde bizim cananımız. Defalarca bu köşede yazdık çizdik. Domaniç Gazetesi olarak misyonumuz, Bir tek Hayme Ana Torunu el kapılarında çalışmasın diye çözümler üretmek, ilçeye hizmet gelmesini sağlamak, bunun içinde yetkililere, siyasilere bazen öneri, bazen eleştiri, bazen de kulak çekercesine ağır hitaplarda bulunduğumuz olmuştur.
Biz Domaniç’te doğduk diye, Almanın, Amerikalının yaşadığı hayatı yaşayamayız diye bir kural mı var. Var da biz mi bilmiyoruz ?
Beceriksiz insanlardan hep şunu duyarsınız; “Bizden bir şey olmaz, buradan bir şey olmaz, Domaniç’ten bir şey olmaz vesaire… Ağlayacağına, bahane üreteceğine, her işi el alemden bekleyeceğine sen de bir şeyler yap !
Son yılların en güzel Cumhuriyet Bayramı’nı Kutladık. Motor kortejimiz güzeldi.
Ortaokulun önünde öğrencilerin sunduğu tören güzeldi. Akşam, fener alayımız güzeldi. Sahnedeki aksaklıklara rağmen üç sanatçımızla birlikte özellikle gençlerin coşkusu görmeye değerdi.
Ne sanatçıları tanırım ne söyledikleri eserleri bilirim. Biz Orhan, Ferdi kuşağının insanlarıyız. O günlerde nasıl Ferdi Tayfur konserlerinde coşuyorduysak, eserleri ezbere söylüyorduysak konser akşamı gençlerde aynı coşkuyu gördüm.
Hatta işin en güzeli, 18 yıldır Domaniç’teyim, halkımızın bu kadar coştuğuna bir iki defa ancak şahit olmuşumdur.
İnsanın yemeye içmeye, aşa ekmeğe ihtiyacı olduğu gibi coşup eğlenmeye de ihtiyacı var, mutlu olmaya ihtiyacı var. Derler ya bir kahkaha bir aspirine bedeldir.
Tüm farklılıklarımıza rağmen alanı doldurduk. Siyaset yoktu, işaretler yoktu, her takımdan, her partiden her görüşten Domaniçliler eğleniyordu.
Büyük yerlerde olsa, böyle ortamlarda birbirini tanımayan insanlar, konsere katılsa bile tedirgin olurlar, yanındaki sapık mı, terörist mi diye düşünmekten gönüllerince eğlenemezler. Domaniç’te herkes birbirini tanıyor, herkes sınırını biliyordu.
Uzun lafın kısası, Sonbahar geldi. İçinde yaşadığımız Domaniç dağlarındaki renk cümbüşünü görmesek de kıymetini bilmesek de, dünyanın en güzel topraklarında, en değerli topraklarında, en doğru coğrafyasında yaşıyoruz. Yaşadığımız yeri daha güzel, daha eğlenceli yapmak elimizde. Allah’ın bize sunduğu bu güzelliği koruyup kollamak, bu nimeti ranta çevirmek elimizde.
Her şeyi başkalarından beklemektense ben de varım, bu güzelliğe bende katkı sağlayabilirim diyenlerimiz arttıkça, daha yaşanabilir bir Domaniç çok yakındır.
Bizim Domaniç aşkımız bitmez, çünkü her şeyinle çok güzelsin Domaniç ! Sana hizmet eden katkı sağlayanlara teşekkürler Domaniç