Domaniç’in Çarşamba Köyünde, Hayme Ana Türbesine yalnızca 500 metre mesafede yeni bir doğal lezzet durağı kapılarını açtı. İşletmenin sahibi Veli Öztürk, neden böyle bir yer kurduklarını şu sözlerle anlatıyor:
“Köye gelen çok oluyordu ama bir bardak çay içmeden, bir kaşık yemek yemeden dönüp gidiyorlardı. Hep ısrar ettiler, ‘Burada bir yer olsa da otursak’ dediler. Biz de düşündük, hem köye geleni ağırlayalım hem de köyümüz biraz kazansın diye açtık.”
DOĞALLIKTAN ÖDÜN VERMİYORUZ
İki dönümlük alanda kurulu işletmede, içinde suni gübre kullanılmayan iki sera bulunuyor. Tavuklar yalnızca buğday, arpa ve mısırla besleniyor. Öztürk, bu konuda özellikle hassasiyet gösterdiklerini belirtiyor:
“Tavuklara başka bir şey yedirmiyoruz. Doğallıktan ödün vermemeye çalışıyoruz.”
KAHVALTIDAN YEMEĞE KADAR HER İMKAN MEVCUT
Restoranın içerisinde lavabolar, namaz kılma alanı gibi imkânlar mevcut. Kredi kartı da geçiyor. Yaklaşık 50 kişilik grupları ağırlayabilecek kapasitede olan mekân, sabah kahvaltısı, gündüz yemek, akşamları ise çay bahçesi olarak hizmet veriyor.
“Mantı, içli köfte gibi ürünlerin yüzde doksanını kendimiz yapıyoruz. Helal kesim et kullanıyoruz, güvenilir yerlerden alıyoruz. Misafir geldiğinde hazır ızgara ya da yemek isteniyorsa, önceden ararsalar beklemeden hazır olur.”
Tatlı çeşitleri de unutulmamış. Tepecik’in meşhur Mando dondurması, künefe, pasta ve cheesecake çeşitleri de menüde yer alıyor.
“Doğal ürünler satıyoruz, elimizden geldiğince her şeyin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Amacımız köyümüze geleni güzel ağırlamak. Gidenin aklında güzel bir tat, bir tebessüm kalsın istiyoruz.”
Çarşamba Köyü’nün sakinlerinden biri olarak hem yöreyi tanıtmayı hem de köy ekonomisine katkı sağlamayı hedefleyen Veli Öztürk, kurduğu bu sıcak ortamla bölgedeki ziyaretçilere yeni bir uğrak noktası sunuyor.
