İşe çocuklarımızı kutuplaştırarak başlarız. Anneni mi daha çok seviyorsun babanı mı ? Dayını mı çok seviyorsun yengenimi? Almanya'mı daha iyi Türkiye'yi mi ?
Anne ile baba arasında seçim yapmak zorunda mı çocuklar? Babalarımız ekmek parası için ister Almanya ister Hollanda veya köyün dışındaki İnegöl, İstanbul adı her neyse oralara gitmişse elbette oralar daha iyidir ama vatan vatandır, her normal insan, “önce vatan” der doğduğu toprakları daha çok sever daha çok özler.
Bu yüzden bu tür sorular salakça ve soran da...!
Galatasaraylı mısın Fenerli mi ? Takım tutmuyorsan suç, soranın takımından değilsen külliyen suçlusun! Futbol oynamak veya seyretmek istiyorsan iki takım şartı var. Galatasaray yoksa Fener de yok. Yani soru, salakça ! Soranda…!
Sağcı mısın solcu mu, sorusu seksenlerde kalsa da şimdilerde Ak Partili misin CHP'limi versiyonu gündem de.
Türk müsün Kürt mü ? Asya'dan gelen çekik gözlüler ile bölgede bulunan kara kafalıların kurduğu imparatorluğun adı Sümerler. O günden bugüne binlerce yıl geçmiş ve bu iki halk evlilik yolu ile et ve tırnak gibi olmuş. Kürt olsa ne yazar, Türk olsa ne yazar. Çöpünü yerlere atmıyorsa, çalışıp üretiyorsa, başkalarından geçinen asalak değilse, çevresine faydalı biri ise, dedikodu, fitne fesat çıkarmıyorsa. İnsan ya iyi insandır ya kötü insandır.
Müslüman mısın Gavur mu ? Gavursan ne ala ama Müslümansan sorular devam eder. Suni misin Şii'mi ? Şii ise ne ala da Suni isen hangi tarikattansın ? Yetmez ! Hangi cemaattensin ? Yetmez ! O cemaatin hangi kolundansın…
İnsanlığa yön veren sanatçılardır. Sanatçı olunmaz doğulur. Sanatçı aldığı ilham ile şiir yazar, resim yapar, beste yapar, roman, hikâye yazar, oyun yazar, oynar ve topluma önder olur. Sanata önem veren kültürler her zaman bir adım önde olmuşlardır.
Bizim çok sayıda sürüm sürüm süründürdüğümüz sanatçılarımız vardır. Bu sanatçılarımızdan biri olan Aşık Veysel'in hayatı üzerine Almanya'da yaşayan bir arkadaşım Müzikolog Prof. Murat Bulgan, doktora tezi yazmıştı. Bu tezi onaylayan Alman Profesörlerden biri, “ Ben böyle büyük bir filozof, böyle büyük bir sanatçı ne gördüm ne duydum, okudukça hayran kaldım” dedi bana verdiği röportajda.
Aşık Veysel, “ Bu dünyayı kuran mimar, ne hoş sağlam temel atmış. İnsanlığa ibret için kısım kısım kul yaratmış”
“Veysel sapma sağa sola. Sen Allah'tan birlik dile. İkilikten gelir bela. Dava insanlık davası…” derken
Nazım Hikmet, “Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine”
Var mı daha ötesi !
Bırakalım dini, siyasi, cinsi, ırki ayrımları ! Bırakalım kutuplaştırıcı salakça soruları !
İnsan ya iyi insandır ya kötü insandır. Kötü insan, iyi insanın yaslanma duvarı, daha yüksek mertebeye tırmanma merdivenidir vesselam !