Gündem

Domaniç’te Avrupa’nın da aradığı 2 bin yıllık sır çözülüyor

Abone Ol

MEZAR NASIL KEŞFEDİLMİŞTİ

1960 yılında Domaniç'te bulunan bir arsanın sahibi, bahçesini sularken ilginç bir keşif yaptı. Keşfin yapıldığı yıllardaki bahçe sahibi, suladığı bahçesinin sularının her zaman aynı noktadan içe çekildiğini gözlemledi ve merak etmeye başladı. Merakını giderme arzusu sayesinde de mezarın gizemli kapısını açtı. Suyun çekildiği o alana müdahale etmeye başlayan bahçe sahibi mezarın tonozunu örten taşlardan birini yerinden oynatarak muhteşem anıtsal tonozlu mezarı ortaya çıkardı. Durumun ilçe v ildeki yöneticilere haber verilmesinin ardından ise aynı yıl içerisinde mezar odasına ulaşıldı ve fotoğrafları çekildi. Fotoğrafların çekilmesinin ardından ise bölgeye ve bu tarihi esere olan ilgi arttıkça arttı.

BİRÇOK RİVAYET OLMAKLA BİRLİKTE BU YAPI, YAKLAŞIK 2 BİN YIL ÖNCESİNE AİT

Daha sonra konuyla ilgili olarak yapılan ciddi tarih ve sanat araştırmalarında, Domaniç Anıtsal Tonozlu Mezarın, Roma İmparatorluğu'nun en varlıklı olduğu MS 2. yüzyılda inşa edilmiş olma olasılığı üzerinde durulmaya başlandı. Burada gömülü olanların kimler olduğu ise hala bir gizem olarak duruyor. Arkeologlar, mezarın ilk olarak MS 2. yüzyılda Domaniç ve çevresinde etkili bir aile tarafından aile mezarı olarak kullanılmış olabileceğini düşünüyorlar.  Ancak sonraki dönemlerde, Hıristiyanlığın Roma İmparatorluğu'nda yayılmasıyla birlikte, bu alana bir kilise eklenmiş ve MS 5. yüzyılda tonozlu mezara kiliseye destek olan kişilerin gömülmüş olabileceği ihtimali de değerlendirildi. Başka bir teori ise, yapının MS 2. yüzyılda inşa edilmiş olmasına rağmen, mezar olarak kullanımın MS 3. ve 4. yüzyıllarda veya daha sonralarında başlamış olabileceği yönünde oldu. Tam olarak kesinlik kazanmamaklar birlikte yaklaşık 2 bin yıllık bir geçmişten söz etmek böylece mümkün görünüyor

MEZAR, DOMANİÇ’TE VARLIKLI BİR TARİHİ TOPLULUĞA DELİL OLDU

Bu esrarengiz mezarın kullanımıyla ilgili kesin bilgilere ulaşılamasa da, tonozlu mezar içindeki gömülere dokunmadan, yeni gömülerin eklenmiş olabileceği de düşünülüyor. Hangi yüzyıllarda olduğu ve eklenip eklenmediği konusu hala bir tartışma konusu olsa da, bu keşif Domaniç ve çevresindeki tarihi alanlar için güçlü sosyo-ekonomik yapıların izlerini taşıdığını gösteriyor. Öyle ki, fotoğraflarla da anlaşılan bir süsleme ve sanatsal değer bu tarihi yapıda da mevcut durumda.

GÖRÜLDÜ, DUYULDU  VE ÖĞRENİLDİ; ANCAK GÜN YÜZÜNE ÇIKARILAMADI

Müze Müdürlüğü'nün yaptığı teknik ve bilimsel çalışmalar sonucunda ise mezar odasının varlıklı bir aileye ait olduğu ve milattan sonraki ikinci veya üçüncü yüzyıla yapıldığı tescillenip duyuruldu. Bu tarihi hazine, 19. yüzyılda terk edildiği şekliyle yeniden gün yüzüne çıkarılmak için bekliyor. Öyle ki, 2016 yılında Kütahya Müze Müdürlüğü tarafından yapılan kazı çalışmalarının ardından Roma dönemine ait bu mezar odası, arkeolojik bir park olarak düzenlenecekti. Ancak kazı çalışmaları tamamlanamadan yarıda bırakıldı. Domaniç’te yaşayan tarih düşkünleri başta olmakla birlikte tarihe ve sanata önem veren herkesin beklentisi bu tarihi yapının en güzel şekilde gün yüzüne çıkarılıp vatandaşların tarihi ziyaretleri için sunulması oldu.