RAMAZAN’DA SIFIR VAKALI BİR DOMANİÇ OLMAYA VARMIYIZ ?

Abone Ol

Hadislere dayanılarak, Ramazan’da şeytanların bağlandığı iddia edilse de gerçek hayatta tam aksini yaşarız. Şeker hastası olduğu halde oruç tutmaya çalışıp açlık başına vurunca etrafına terör estirenlere hepimiz şahit olmuşuzdur. Ramazanda yaşlılıktan dolayı veya ağır işte çalıştığı için dayanamayıp hastanelik olanlara ambulanslar yetişemiyor. Trafikte millet birbirine sarıyor. Oysa her şey Kuran’ın emrettiği gibi olsa bunların hiçbiri yaşanmayacak.  Yaşadığım için biliyorum.
Çocukken yani 9-10 yaşlarımda başlayıp iki yaz, iki kış oruç tuttum. Televizyon fabrikasında 8 saatte 30 ton cam attığımız yıllarda, DİYANET’in yanlış merediyen hesabı yüzünden, 21 saate yakın oruç tuttuğumuz yıllar oldu. Taa ki 2006 yılında Ramazan ayında iftara 5 kala geçirdiğim rahatsızlığın ardından kendimi ameliyat masasında bulduğum ana kadar… O yıldan sonra bizde oruç bitti başta iftarlar olmak üzere diğer güzellikleri kaldı.  
Kuran’ın, sağlıklı ve özgür olanlara, Ramazan ayında sayılı günlerde tavsiye ettiği orucu, ARACILARIN ağzıyla yanlış uygulamış kolayı zor eylemişiz. 
“Dinde zorlama yoktur” diyen Kuran’ın tavsiyeleri son derece anlaşılır ve kolayken, Hz. Peygamberin “Kolaylaştırın zorlaştırmayın, müjdeleyin korkutmayın “ derken, ARACILARIN inatla, zorlaştırıp korkutarak karmaşık ve uygulanamaz hale getirdikleri uygulamalar, kolayı zor etmiş, insanları dinden imandan soğutmuş. 
Kuran, “ Sizde onlar gibi gruplara, tarikatlara, mezheplere bölünmeyin dediği halde, ARACILARIN uydurdukları sözde hadislerle, Müslümanların 72 buçuk millete bölüneceğini, her birinin de doğru olduğunu, hangisinin peşine takılırsak doğruya ulaşacağımızı zannetmişiz ve günümüz dünyasının Müslümanları olarak bölük pürçük ve güçsüz hale gelmişiz. 
 “Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu” , “ Biz bu kitabı ahlak üzere indirdik” diyen Kuran’ı askıya alıp ‘Kuran Müslümanlığı ahmaklıktır’ diyenlerin peşine takılmış, İslam’ın yol göstericisi Kuran’ı askıda kitap durumuna düşürmüşüz. Yetmezmiş gibi Yasin suresinde, “ biz bu kitabı ölüye değil uyarmak için dirilere indirdik” demesine rağmen Kuran’ı ölüyü azaptan kurtarma kitabı haline getirdik. Orjinali Arapça olan Kuran’a inanan Araplar, ölüye Kuran okumaz. Ama Arapçayı Arap’tan çok bildiğini iddia eden bizim ARACILAR, aracılık sektörü sekteye uğramasın diye bizim yaşamı kolaylaştıran, bilgi ve yol gösterici kitabımızı devreden çıkarıp kendi sektörlerini oluşturmuşlar.  Ramazan ayında indirildiğine inandığımız Kuran’ı gelin bu Ramazan’da askıdan indirip anlayarak okuyalım. Aracıların, “Armut piş ağzıma düş” Müslümanlığından çalışan üreten iki günü bir olmayan sürekli kendini geliştiren yetiştiren, ağzından salyalar saçarak sağa sola çamur atan değil. Etrafına gülümseyen, selam veren, güven veren, insanlık ve doğa için iyi şeyler üreten Müslümanlarından olalım. 
Domaniçliler, gelin bu Ramazan’da kendi şeytanlarımızı kendimiz bağlayalım. Oruç tutanlara da tutmayanlara da tutamayanlara da hatta tutuyormuş gibi yapanlara da herkes ama herkes saygılı olsun ! Kimse kimseyle kavga etmesin. Siyasiler, sosyal medya efelerinin tasmalarını kıssın, birlikte iftarlar yapalım, kucaklayalım kucaklaşalım, sevelim sevilelim !  Ramazan’da Polis ve Jandarma da sıfır vaka ile Kayı Türkleri Domaniçliler olarak kayıtlara geçsin ve İslam alemine örnek olsun ! Var mısınız ?