Geçtiğimiz ay itibari ile ülkemiz neredeyse son on yılın en büyük orman kayıplarını yaşadı.
Sebebi mi ?
Maalesef orman yangınları.
Yanan sadece yeşilimiz değil. Yaban hayatımız, geçmişimiz, geleceğimiz. Uzun lafın kısası ciğerlerimiz yandı.
Bu hafta kısa ve öz olaraktan, Domaniç ormanlarından tekrardan bahsedeceğim.
Unutulmasın ki; Doğal yapısı ile cennetten bir köşe olan ilçemizde ormanlarımız geleceğe bırakabileceğimiz en büyük miras. Her ne pahasına olursa olsun sahip çıkılması gereken birinci önceliğimiz olmalı.
Farkında mısınız bilemiyorum ama yaşadığımız o güzel ve cennetten bir köşe olan Domaniç ne kadar yaşlanmış. Ormanlarımız saçları dökülen ihtiyarlarımız gibi ne kadar seyrek. Yangında kaybedilen yüzlerce hektar arazimiz sanki kel kalmış bir adam misali. Çeşmelerimiz kurumak üzere. Yaban hayatımız Bozüyük ve Keles'e doğru göçe zorlanıyor. Her geçen gün bir fazla tüketiyoruz bu cennet ilçeyi ve doğasını. Verdiğimiz zarar haddinden fazla, ne kadar dayanabilir ki, tabiat buna.
Benim için Domaniç dünyadaki cennetlerden birisi ve de hep öyle kalacak. Ama zaman su gibi akmakta ve bizlerle birlikte doğamızda yaşlanmaktan kurtulamamakta. Tek sebep tek suçlu, bir günlük zevk için çevremizi bilinçsiz bir şekilde kirletmemiz ve dünyevi hırslarımıza yenik düşüp doğaya olan duyarlılığımızı yitirmemiz. Bilmeliyiz ki, Başka Domaniç yok ve ormanlarımız bizler ve geleceğimiz için olmazsa olmazımız.
Domaniç’in zaten, en yaşlımızdan da yaşlı olan, bu bakir doğası ve insanı için en büyük tehlikelerden birisi olan orman yangınlarından başka, maden aramaları ve gençleştirme çalışmaları da en büyük tehlike. Bizlere orman yangınları başta olmak üzere, maden ocakları noktasında da büyük bir duyarlılık düşmekte.
Kısa ve öz yazmaya çalıştım. Sanırım yeterli olmuştur.
Bu arada geçen hafta Domaniç Gazetesi'nde bir haber okudum. Gündem orman yangınları olunca bu habere, önemini itibariyle ( en azından benim için) değinmek bu haftaya nasip oldu.
Haberin başlığı "Hayme Ana Yolu Eskisinden Daha Kötü Oldu" Olarak verilmiş ve Çarşamba köyü muhtarı İsmail Yaman'ın, köyümüze söz verildiği gibi sıcak asfalt atılmadığını, yeni atılan zift ve mıcırla yolun eskisinden daha kötü ve tehlikeli olduğunu Hayme Ana’ya yakışmadığını ifadelerini taşıyan haberdi.
Şahsi düşüncem olaraktan stabilize edilen yol eskisinden daha kötü olmuş gerçekten. Hayme Ana şenliklerine sayılı günler kala, biz yaptık oldu ya getirilen bir yol çalışması olmuş.
Verilen sözlere gelince.
Demek ki siyaset böyle bir şey. Çok şey var yazılacak ama malum siyaset ve siyasilerin sözleri konu olunca tebessüm etmek en güzeli. Kalın sağlıcakla.