Benim ülkemde kapitalizm mi var ?
Benim ülkemde uyanıklar, güçlüler, çalışıp çabalayanlar, çalıp çırpanlar, zenginliğine zenginlik katıyor, hükümetler de bunlara vergi affıyla, teşvikleri ile sürekli destek oluyor. Benim ülkemde devletin başındakiler çalışanları da, çalışmayanları da, yan gelip yatanları da çalıp çırpanları da yandaş veya rakip diye ikiye ayırıp adamına göre davranıyorlar. Demek ki benim ülkemde kapitalizm yok !
Benim ülkemde kominizim mi var ?
İktidara gelenler, evimizin önünü süpürüyor. Sokaklara attığımız çöpleri temizliyor, çalışanın kazancını alıp miskinlere destek oluyor, çalışıp üretenle yan gelip yatanı bir tutuyor. Benim ülkemde seçilmişler halkı, benim zenginim veya benim fakirim diye kategorize ediyor. Demek ki benim ülkemde kominizim de yok !
Benim ülkemde Cumhuriyet mi var ?
Muhtarları, parti il ve ilçe teşkilat başkanlarını, belediye başkanlarını, il encümenlerini, vekilleri halk seçiyor. Halk seçiyor ama adayı yukarısı belirliyor. Halkın yaptığı sadece atanmış adayı onaylamak. Demek ki benim ülkemde tam manasıyla bir cumhuriyet de yok !
Bizde aklı başında bir sistem yok ama dünyada da yok ?Mesela İslam şeriatıyla yönetilen bir Müslüman ülkesi var mı ? Ya da Komünizmle yönetilen bir ülke duydunuz mu ? Sosyalizm var mı ? Cumhuriyet var mı ?
Biz aşağıdakiler din için siyaset için politika için ideoloji için birbirimizi yerken, asıp keserken, kırıp dökerken yukardakiler ne yapıyor ?
Kafasında böyle sorular olan analitik beyinler, yani düşünen sorgulayan beyinler, daha iyisini, en iyisini, en doğruyu, doğrunun doğrusunu bulmaya çalışan beyinler, sürekli huzursuz bir şekilde ömür geçirirken, düşünmeyen, sorgulamayan, güce teslim olan, liderine tapan ve de çoğunlukta olan teslimiyetçi kafalar ne kadar mutlular !
“Onun var da benim neden yok” demezler ! “Ben daha iyisini istiyorum” demezler ! “Hakkımı istiyorum” demezler ! “Şöyle olsa daha iyi olur” diye düşünmez, düşünmeyi bile akletmezler…
Konfora değil barınmaya, beslenmeye değil doymaya odaklıdırlar. Haline şükreder mutlu olurlar. Çalışıp üretip besleyenler mutsuz ve huzursuz, kuyruk sallayarak karnını doyuran besleme miskinler mutlu ve de huzurludur.
Ne acıdır ki çalışıp üretenler susar, çalışanın ürettiğine ortakçı olan miskinler konuşur üstelik de çok konuşur.
Ne acıdır ki bilenin sustuğu, bilmeyenin konuştuğu bizim gibi ülkelerde ne huzur ne de mutluluk olmaz. Bunu bilenler ise buna bile ses çıkarmaz, bu azgın çoğunluğun çirkefliği karşısında suskun kalır.
Çünkü bu azgın beslemelerin oy çoğunluğu vardır vesselam !