Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Hayme Ana’yı ziyaret etmesi Kıbrıs’ta bazı gazetecileri rahatsız etti.

Tatar, Türkiye’nin çeşitli bölgelerini ziyaret etmesi, halkla buluşması ve çeşitli mesajlar vermesi hususunda kendisini eleştirenleri kınadı.

NE OLMUŞTU?

Kıbrıs’ta yayın yapan Yeni Düzen Gazetesi köşe yazarı Serhat İncirli, ‘ “Egemen, eşit devlet” diye böbürlenmek ve o devletin başı  olmak, köy – kasaba, üniversite, festival gezmek değildir! ‘ başlığı ile köşe yazısı yayınladı.

Yazıda, “Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, çok heyecanlı, hareketli bir karakterdir…Dört yıl kadar sonra yeniden aday olur mu, UBP yeniden aday gösterir mi bilemem ama diyelim ki seçime girmedi veya girip kaybetti; hiç üzülmez bence…Çünkü işi hazır.Kütahya’nın Domaniç ilçesinde o kadar sevmişler ki kendisini, kesin oraya kaymakam olur… Olmazsa, Hayme Ana Müzesi Müdürü!Haydeeeeee, ben mi devletimizi aşağılıyorum yoksa devletimizin başkanı bu tür ziyaretlerle mi “eşit – egemen” devleti aşağılıyor, lütfen karar verin! “  gibi ilginç ifadeler kullandı.

Kıbrıs Postası Köşe Yazarı Rasıh Reşat’ta, “Serhat İncirli aradı sabah sabah. Yine o sevdiğimiz muzip ses tonuyla, ‘Amca napan?’ diye seslendi.İyi Amca, diye yanıt verirken, yine ne yumurtlayıp beni kahkahalara boğacak, ya da aklımı oynatacak derecede şaşırtacak diye düşündüm.‘Hayme’ diye birini tanıyor musun diye sordu.Aklımdan tanıdığım insanları geçirdim ve aralarında Hayme diye biri olup olmadığını düşündüm.‘Hayme Ana’ kimdir diye sordu ve benden önce üç kişiye sorduğunu ama kimsenin bilmediğini söyledi.Meğer bizim Cumhurbaşkanı Hayme Ana anma törenine katılmak üzere Türkiye’ye gitmiş, Serhat ondan yola çıkmış ve Ersin Tatar’ın kimi anmaya gittiğinin peşine düşmüş. Hayme Hatun, Türk tarihinde önemli bir figürdür belki ama KKTC Cumhurbaşkanı’nın onu anmaya Kütahya’ya gitmesini anlamadım doğrusu” gibi ifadeler kullandı.

Bunun gibi birkaç saygısızca ifade de Kıbrıs’ın “Kanal Sim”isimli TV kanalında kullanıldı.

TATAR KENDİSİNİ ELEŞTİRENLERİ KINADI

Türkiye haricinde yerlere de gittiğini, gitmeye devam edeceğini ifade eden Tatar, geçmişte de Kıbrıslı Türk Liderlerin Türkiye’de benzer temas ve ziyaretler gerçekleştirdiğini hatırlattı.

Tatar, “KKTC Cumhurbaşkanı Türkiye’de temaslar yaptığımda,  KKTC’nin büyük bir istikrar ve güvenle yoluna devam ettiğini söylediğimde, bölge halkının güven ve sevgisini aldığımda bunun KKTC’ye de illa ki olumlu yansıyacak, olumlu neticeler verecek” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, şöyle devam etti:

“Ben anavatanımdaydım, 4 günde gitmediğim yer kalmadı, birçok kişiyle görüştüm. Birçok yetkili Ersin Tatar, KKTC Cumhurbaşkanıyla buluşmak için olağanüstü gayret ortaya koymuşlardır. Zannedersem, basında ve televizyon ekranlarında da bütün fotoğraflarını görmüşsünüzdür.”

TEMASLAR

Sel felaketi yaşanan Kastamonu’nun ilçelerini ziyaret ederek, geçmiş olsun dileklerini ilettiğini kaydeden Tatar, ardından Ankara’da TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’la görüştüğünü, cumartesi günü TC Barolar Birliği’nin düzenlediği bir sunuma katıldığını, Pazar günü Kütahya Domaniç’te Hayme Ana etkinliklerinde yer aldığını ve iş insanlarıyla bir araya geldiğini kaydetti.

Kütahya’dan sonra Konya ve Ilgın’a geçtiğini söyleyen Tatar,  buralarda da çeşitli ziyaret ve temaslarda bulunduğunu, sivil toplum örgütleri ve halkla bir araya geldiğini belirtti.

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi'nde "Geçmişten Geleceğe Kıbrıs Türkü'nün Adadaki Varoluş Mücadelesi" konferansı verdiğini ve kendisine fahri doktora unvanı verildiğini kaydeden Tatar, Kütahya ve Konya'da Kıbrıs gazileriyle bir araya gelerek, Kıbrıs konusunda değerlendirmelerde bulunduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, temaslarını “Konya'da İstiklal Harbi Şehitliğini ziyaret ettim ve Konya Bilim Müzesi'nde gençlerle bir araya geldim. Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nde de Kıbrıs konusuyla ilgili bir konferans verdim.  Ziyaret ettiğim şehirlerde yerel televizyon kanallarında canlı yayınlara katılarak ve 100'ü aşkın basın mensubuyla bir araya gelerek Kıbrıs konusunda değerlendirmelerde bulundum” şeklinde anlattı.

“ZİYARETLERİM KKTC’NİN YARARINA VE ÇIKARINADIR”

4 gün boyunca çok önemli ve başarılı görüşmeler gerçekleştirdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, şunları söyledi:

“Fevkalade memnunum çünkü Türkiye bizim anavatanımız, gerçekten her boyutuyla KKTC’ye büyük katkı ve yardımları olan bir ülke, böyle bir ülkede çeşitli bölgelerde ziyaretler yapmam halkla bir araya gelmem, demeçler vermem değerlendirmeler yapmam ve bunların medyada yansıması KKTC’nin yararına ve çıkarınadır. Oradan KKTC’ye daha olumlu bir bakış açısı oluşturması bakımından da temaslarım önemli ve değerlidir. Netice vericidir”

“1960’A DÖNÜŞ DİYE BİR ŞEY OLAMAYACAK”

Rum Yönetimi Başkanı NikosAnastasiadİs’in “Kıbrıs Cumhuriyetine dönme” görüşünü sürekli paylaştığını söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, 1960’a dönüş diye bir şey olamayacağını kaydetti ve 18 Eylül’de New York’a gidişi öncesinde kendisinin de değerlendirmeleri olacağını belirtti.

Baş müzakereci ve özel temsilcisi Ergün Olgun’un TC Dışişleri Bakanlığı yetkilileriyle New York öncesinde bazı değerlendirmeleri olduğunu dile getiren Tatar şöyle konuştu:

“Biz de son durumu netleştirmek suretiyle New York’a gideceğiz. Orada BM Genel Sekreteriyle yapacağımız toplantıdan sonra ikili görüşmeler ve Rum tarafıyla görüşme olur mu olmaz mı ilerleyen günlerde göreceğiz. Ama benim için önemli olan ve Türkiye’nin de bize verdiği tam destekle yan yana yaşayan iki eşit egemen devletin iş birliğiyle ancak Kıbrıs’ta bir anlaşma olabileceği noktasındaki pozisyonumuz açık ve nettir. Geri adım atmamız söz konusu değildir. Zaten bu konuyu özellikle ben Cumhurbaşkanı seçildikten sonra paylaşmış bulunmaktayız.”

Editör: Serdar Yiğit